Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş ile görüştü. Görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, “Bir el Hrant Dink’in katilini korumuş ve ‘Günü gelince bu derin yapı katiline sahip çıkar’ mesajını vermiş” ifadelerini kullandı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i Meclis’teki odasında ziyaret etti. Yaklaşık 30 dakika süren görüşmenin ardından Özel, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
‘ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ KONUSUYLA İLGİLİ TAVRIMIZ BELLİ’
CHP Lideri, Meclis Başkanı Kurtulmuş ile görüşmesine ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
“Son derece samimi bir ortamda görüştük. Kendisine teşekkür ediyorum. Anayasada iç tüzükle ilgili tartışmaları yerel seçimden sonra yapacağız. Sayın Kurtulmuş Can Atalay konusuna mümkün oldukça yapıcı şekilde yaklaşmaya çalıştığını söyledi. Bahsedilen anayasa değişikliği konusuyla ilgili tavrımız belli. Ancak bütün partilerin anayasayla ilgili görüşlerinin alınacağı bir süreç yerel seçimlerden sonra olabilir.”
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) zayıflatılmasını ve alınan kararların uygulanmamasını meşrulaştıracak bir sürecin içinde olmayacaklarını vurgulayan CHP lideri Özel, ‘hak ihlali’ kararına karşın cezaevinde tutulan Can Atalay’ın milletvekilliğiyle ilgili tartışmalara ilişkin şunları söyledi:
“Önümüzdeki birkaç hafta içinde ya da muhalefet partilerinin olmadığı bir ortamda vekilliğin düşürülmesine karşı bir hareket olacağı izlenimini almadım. Bütün milletvekillerinin bu yargı darbesine karşı durması gerektiğini düşünüyoruz.”
‘BİR EL HRANT DİNK’İN KATİLİNİ KORUMUŞ’
Özgür Özel, Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ın tahliye edilmesini ise, şı sözlerle değerlendirdi:
“Bir el Hrant Dink’in katilini korumuş ve günü gelince bu derin yapı katiline sahip çıkar mesajını vermiş. Bu, hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne meydan okumaktır. Bu, Atatürk’ün hedef gösterdiği muasır medeniyet seviyesi değildir. Karanlık ve derin güçler hepimizin gözü önünde racon kesmektedir. Buna teslim olmayacağız. Bu, Erdoğan’ın demokrasiye karşı suçlar defterine kalın harflerle yazılacak bir gelişmedir. Hangi derin yapı bunu yazmıştır, bunu tarih gösterecek. Ama biz bu yapıya teslim olmayacağız.”